haftalardır reklamdaki ''ulaşılabilir fiyatlı'' kısmının anlamını çözmeye çalışıyorum
Doğru bir tabir değil, sonuçta cebinde 20₺ varsa ona da ulaşamazsın.
pardon 1 sene önceki fiyatı 29 tl imiş google görsellerde kandırıldım
2022 fiyatı 93.45 tl
bu hiç ulaşılabilir bir fiyat değil altı üstü kıçımızı sileceğiz
sokakta bazen geçerken görüyorum küçük bakkalların önünde hala günlük gazeteler geliyor acaba bunları alıp okuyan kaldı mı diyorum ama alan olmasa getirmezlerdi diye de düşünüyorum
https://i.imgur.com/pI7xfUd.jpg
Şu anda 600-700bin arasında bi yerde olduğunu tahmin ediyorum.
bu arada 93 tl olan familia da 32'Li belki 29 tl gördüğüm 4 lü falandır ama google görsellere tıklayınca 29 tl yazan bir görsel var ama migros un sitesine girince 93 tl
ben tuvalet kağıdı kullanmıyorum elimle siliyorum diyen birini tanımıştım
@cavci: bunu geçen ben de bir youtube videosunun altında yorumlarda okudum avrupada bir kaç ülkede fransa gibi taharet musluğu varmış ve japonyada da taharet musluğu varmış ama amerikada ve rusyada taharet musluğu yokmuş sadece kağıtla silip kalkıyormuşlar yorumlarda insanlar tartışıyorlardı işte bir kız şey yazmıştı '' yere düştüğünde elin toprak olduğunda bile yıkıyorsun kakanı yaptıktan sonra elbet yıkayacaksın''
:D şaka bir yana almanya'da 10 gün kaldım sikeyim böyle medeniyeti ıslak mendil kullandım tabi ki
ulan ben burada sadece tuvalet kağıdına siliyorum dediğim için linçlenmiştim herkes yıkadığını söylemişti şimdi herkesin gerçek yüzü ortaya çıkıyor
aslında sadece tuvalet kağıdına silmiyorum ilk önce kuru tuvalet kağıdı sonra ıslak tuvalet kağıdı en son da tekrar kuru tuvalet kağıdı
neden bu kadar uğraştığımı sadece yıkamadığımı sorarsanız bir kere küçükken ben yıkadığımı söyledim ama çok küçüktüm mahalledeki zengin bir abi şey demişti ''bokunu mu elliyorsun yani bana bir daha dokunma sakın ben sadece peçeteyle siliyorum'' demişti o gün bokuma dokunmamın çok yanlış bir şey olduğunu düşünüp bir daha kıçımı yıkamadım çocukluk yaraları nasıl da geleceğe uzanıyor değil mi?
Ben Antalya’da araziye ilk yerleştiğimde 40 gün ormanda kuytuya sıçtım, elimde çapayla çukur açarak. Aynı yere tekrar sıçmıyım diye de iki tane taş koyuyordum çukuru kapadıktan sonra üzerine. 40 günün sonunda bebek mezarlığı gibi ortam olmuştu.