http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/187921/atla-bir-gun-geciren-muhabi...
büyük aşklar ahırda başlar
mal orospu cocugu. yine ne kadar gereksiz sey var buraya aktariyorsun. olsen keske.
açılın anlatıyorum.
dedem alkolik bir adamdı. ilk biramı doksanlı yılların ortasında 4. sınıfa giderken dedemin eliyle içmiştim. 7 düvel izmirli bir orospu evladı olduğumdan o zamanlar da izmirli bir kafaya sahip kişilerle çevrimiştim. dedem zamanında istanbula lise okumaya gelmiş. rahmetli halam bu izlediğiniz çoğu türk filminin sanat yönetmenidir. cihangirde bir teras katında kalan sanatsal kişilik olan halamın masklarının sergisiyle avrupayı dolaşmış. ve evet yeşilçamın anasinı sikmiş bir önceki jenerasyonum. bir iki karakter söylesem hemen ifşa olurum, eniştemle halamın ismi tiyatro salonlarında ölümsüz hale geldi. kuzenim istanbul devlet tiyatrosundaydı şimdi izmir devlet tiyatrolarında, bir iki dizide oynadı. neyse dedeme dönelim. büyük dedem mehmet ali paşa trablusgarp gazisi, mustang camelin silah arkadaşı ve aynı zamanda cumhuriyet dönemi mardin valisi. aslen giritli. bir eski söz vardı, adamın tekinin tarlasına bir giritli ve bir de inek girmiş adam ilk giritli mal oçu uzaklaştımış. evet arkanaşlar biz giritliler her otu yeriz. size şimdi deniz börülcesi ve rakı desem hepiniz birer iç anadolu çomarı sünniler olduğunuzdan anlamazsınız. neyse dedem istanbula lise okumaya gelmiş sene ikinci cihan harbi zamanları. iki dilim ekmek, ufak bir ekmek bir kaç tane de zeytinle günü geçirdiği zamanlar halasında kalıyormu. o zamanlar lise bitirmek üniversite gibi. hala kızı olan hamide ifakat hanımla aşk eylemiş. kendisi sonradan babaannem olucak karakterdir. hamide ifakat hanım 1913 doğumlu ve dedem alkoliği 1923 doğumlu, aralarında 10 yaş var. sayın babaannem ismini unuttuğum bir şairle evli. şair kardeşimiz bunların aşk eylediğini öğreniyor ve karaköy kadıköy vapurunda denize atlayıp intihar ediyor. neden intihar? çünkü yüzme bilmiyor salak şair. dedemle babaannem evleniyor ardından.2 üvey 3 öz evlatları oluyor. 2 üvey kızı dönemin tiyatro ünlüleri oluyor, biri sanat yönetmni diğeri de tiyatrocu. ankarada oran sitesinde babaannem hastayken rakı içirmişlerdi onu hatırlıyorum. özel şöförleri falan vardı. sanat yönetmeni olan seksenlerin ortasında cihangirdeki çatıkatı evinde rahim kanseri olarak acndan ölüyor. oğlu odtü işletme mezunu, şu an danimarkada emekli. diğer öz evlatlar da sümerban yöneticisi, karayolları mühendisi ve benim peder en kürdü tüpraş foremani oluyor. sümerbankçılaın evatlarından biri odtü kimya mezunu şu an kanada vatandaşı düğeri izmirin çok taşaklı bir holdinginde ceo, avukat, tiyatro sanatçısı vs olan torunlardan en veledi benim. ilk bira içişim dedeme gittiğimizde dedem saesinde oldu. o zamanlar 4. sınıfa giden sümükl veledin tekiyim. dedem trt4'te tsm dinlerken bana da bir duble koymuştu ve içmiştim. adam her gittiğimizde üç kez çekilmiş kuzu etnden köfte yapar ve yemezdi. biz yerdik ve bizi izleyerek rakı içerdi. zamanında adnan menderes asıldığında zabıtaydı izmirde. babaannem akşam gazetesini alıp eve ağlayarak dönerken hatun ne oldu diye sormuş ve babaannem reisi asmışlar demiş ve dedem bugünü bayram ilan ettim gidin bana bir büyük rakı alın işe mişe gitmiyorum demiş. ailecek ortak noktamız süleyman demirel. dedem de söverdi sonra babam sövüyordu ucundan biz de sövdük sülo piçine. eski sözlükte davulu delen jaguar esprimi tek hay sokiim gebeşi anlamıştı. sizi gidi veletler. amınıza koyim. öyle işte hafif aristokrat bir aileden geliyorum. dedemin kardeşine yarım dede deriz. yarım dedem zamanında attaboy barajının etrafında kalan büyük dedemden arazileri satıp zengin olma hayaliyle mardine gitmiş, aşiretler anasını sikmiş malın. kurşunlamışlar, omzunda siniri kopmuş tek eli tutmuyordu. o zamandan kalan mardinli ve diyarbakırlı akrabalarım var, bedirhan aşiretine mensuplarmış, peder askerden sonra ziyaretlerine gitmiş ama ben tanımıyorum. şimdi bir kısmı istanbulda aksarayda. bayadır görmedim ama şöyle bir anımı anlatayım, izmirde konak merkezde eski tariş deposu var. tütün deposu. mafyanın teki depoyu gasp edip otopark yapmış bizim de işimiz düşmüştü park ettik. katların görevlisi makbuz kesiyor bi baktık benim otuzlu yaşlarda olan mardin asıllı eski izmirde ikamet eden kuzen. dedik napıyon hayırdır dedi burası benim kayınpederin yardım ediyom. neyse bu salakların baya bi kadreşi var biri efsane kadın ayakkabısı yapıyor, spariş üzerine ama nasıl öğrenmiş ayakkabı yapmayı? evet 19 yaşında o zamanların efsane sektörü olan sinema kantinini işleten yarım dedemin mekanında adam bıçaklayıp öldürmüş içeride öğrenmiş. bunların çocuğu falan var ama düğündde gördüm en son. babası saklanıyordu elemanın cinayet işlemiş gelmemişti düğüne. anaları fareye benziyor diye diyarbakırda mışki diyorlar bunlara. mışki kürtçe fare demek .d.ddddd
büyük dedem mehmet ali paşa trablusgarpta aldığı şarapnel yaraları yüzünden mardinde acından ölüyor salak oç.
babaannem izmirdeyken yunanlılar evlerini yakıyor 8 eylülde. bunlar da ermeni komşularına sığınıyorlar. sonra 9 eylül sabahı babaannem attaboyü at üstünde görmüş. bir daha gömüş ama unuttum ne zaman görmiş. babaanne bana atatrükü anlat dediğimde çok yakışıklıydı, sapsarı saçları masmavi gözleri vardı deyip ağlıyorsu mal her seferinde .d.d.dd rumca ağıt yakıyordu .d.d.ddd
babaannemin dediğine göre kumrular guguk demiyorlar, dekoktu diyorlar. dekoktu da rumca 19 demek. veeee evet kuranın 19 mucizesini müjdeliyorlarmış .d.d.d.d aptal şey d.d.d
dedem resim yapardı, amerikan bezine yağlı boyaları evde duruyor, öyle foto reailist çalışmalar değil kafadan serçe falan yapmış. köyde komşusu vardı ingiliz bir kadın. ingiliz atını bir kere gördükten sonra resmini yapmıştı. öldükten sonra bütün kitaplarını aldık eve, efsane şiir kitaplari var. 1938 basımı nutuk bar bi sikim anlaşılmıyor eski türkçeyle yazmış mal oçlar.