bilesin beni oy beni, bilesin beni
dağlarda güneşin son parıltısı
ve toprak damlı evlerde umut sönerken
yitik mağaraların dibinde
pusuda beklerken ölüm
bilesin beni.
ve sen beni
dostlarımın
kurşuna dizilen dostlarımın
şah damarda donan kızıl kanında
korkuya
kahpeliğe
yüz karasına
çiğ damlaları gibi yürürken sevda
mermilerin yanağında tel tel örümcek
gözlerin
menekşe gözlerin
kavrulmuş
yoksul
acılı
ve kömür ocaklarında
ak güvercinler hançerlenirken
bilesin beni
oyy bilesin beni.