sabah porsche'mle işe geliyordum. sabahları da işe gelmeyi hiç sevmem ama erken vakitte fakbadim ile buluştuk, gizlice seviştik, işimiz bitti, gidecek yer kalmayınca ofise gideyim dedim. neyse, baktım yollarda bir sürü sabah dokuz akşam altı çalışanı, bordrolu zavallı. caddeleri doldurmuşlar, otobüsler dolusu luzır. trafik rezil. bir adım ilerliyemiyoruz bu bordrolu sürüleri yüzünden.
o sırada küçük bi kız geldi arabamın yanına. porsche'min de tabanı yere yakın, alçak bir arabaya, o on yaşındaki minicik kızcağızın gözleri doğrudan benim göz seviyemdeydi.
-abi, bi selpak alsana, kız kardeşimi okutuyorum dedi.
-ver bakim bi tane.
-beş lira abi.
-al sana on lira. üstü kalsın.
işte o an ruhum huzurla kaplandı. fakirlerin acılarını anladığımı fark ettim.
edit: siklenmedin lokkoş.
amina kodumunun ayisi utanmadan mendili almis, kardes benim porsche'm yok, o dediginin aynisini mendili almadan yapiyorum ki cocuk o mendili baskasina satip extra para kazansin diye