sadece dün öğlen arkadaşın yediği salçalı sosin dibinde kalan salçayı. kalan çeyrek ekmekle sıyırnıştım. ha açmıyım. yok. ikili koltuğu açıp klavyeyi kucağıma aldım mause yanımda. koltuğun dibinde kola var şekerim düştükçe onu içiyorum. ara sıra sigara ağzımı sikti mi kalkıp kahve koyuyorum. arada yeni sekme açıyorum. hayatıma bi yenilik geliyor. stephan hawkingden farksız bi yaşam yaşıyorm. şu yazıyı yazmak dışında iki gündür başka yorucu bişey yapmadım. aslında yaklaşık 1 aydır böyleyim. şu yanımda olan şeyler. şarjı bitmek üzere olan bi telefon lg marka dandik olanından, küllük, çakmak, makas filtreleri kesmek için. çarşaf ve tütün, cüzdan bi de balon var ara sıra şişirip sonra içindeki havayı taşşaklarıma doğru salıyorum. iyi serinletiyor
la lisede bi çocuk vardı arkadaşla fena taşşanı döndürürdük. bu salak biz ne zaman yemek yesek tesadüfen bizi görürdü amk pis pis bakardı öğle araları yemek yemezdi fakirdi heralde. bizde kötü olurduk amk. 1-2 oldu sonra olayın boku cıkınca ne zaman aç kalsak çocuğun taklidini yaparız.
ahahahah fakir orospu çocugu.son enerji kırıntısıyla dilencilige bel baglamış