askerde tanıdığım okuma yazması pek iyi olmayan sadece ilkokulu okumuş ve sürekli inşaatlarda çalışmış 19 yaşında bir genç vardı. Akşamları yatmadan evvel sürekli yanıma gelir bana "abi ne okuyorsun. ne var o kitabın içinde de bu gürültüde sadece oraya bakabiliyorsun" falan derdi. neyse gel zaman git zaman ben bu çocuğa kışlanın kütüphanesinden kitaplar alıp okumasında yardımcı oldum. hasbelkader akıcı okur oldu, derken askerlik bitti. geçenlerde beni aradı. "ağabey ben okumak istiyorum ama kitaplar hakikaten çok pahalı, eski kitaplarından okumadıkların varsa bana gönderir misin. okudukça güçlü hissediyorum" dedi. "olur" dedim. ve sonra aklıma burası geldi. Daha önce burada böyle şeyler yapmıştık. Hepimizin kütüphanesinde okuduktan sonra rafta bekleyen kitaplarımız var biliyorum. Gözden çıkarabileceklerinizi sizden bu genç arkadaş adına istesem çok şey mi istemiş olurum. kamyonlar, pikaplar dolusu kitap istemiyorum. Ama bir genç, bir gençtir diye düşünüyorum. Resimdeki gibi, bu genç duvara bakan yüz olmasın. Duvarın ötesini görsün istiyorum.. Ne dersiniz, çok mu şey istedim.
duygulandım ....
bu gençlere balık tutmayı öğretmenin zamanı gelmiş. kitap alınmaz çalınır, rakı içilmez muhabbetle demlenilir.
@hic acimam amlarim: bana bak çarıklı sensin!!! onlar okumak istiyor,kitap istiyor.bu pislikleri nasıl yollarsınız onlara
ahahah bu replik çuk oturdu.repiligi uzatırdım daha ama üşendim