hayat öyle bir şeydir ki hiç kimse aynı kalmaz, o anki karakterini, ruhunu, zevklerini, çoğu zaman bedenini gömer ve yerlerine yenileri gelir. üç yaşında en sevdiğimiz masal on yaşında en sevdiğimiz masal değildir, beş sene önce sevdiğimiz şarkıları artık dinlemiyoruzdur, sevdiğimiz, hatta aşık olduğumuz insanların yüzlerini unuttuğumuz çok olmuştur, hayatta sürekli bir şeyler gider ve yerlerine bir şeyler gelir. yaşamak böyle bir şeydir. eskiden çekilmiş fotoğraflarımıza baktığımızda onlarda gördüğümüz şey "kendimiz değil" başkasıdır; "eskiden olduğumuz kişi". bir zamanlar yaptığımız şeyleri yapan kişi artık bizim içimizde yaşamıyordur. ölmüş ve içimizde bir yerlere gömülmüştür.
çünkü clive barker'ın bir yazısında dediği gibi: "bizler kendi kendimizin mezarlığıyız. eskiden olduğumuz insanların mezartaşları arasında otururuz. sağlıklıysak her gün şenliktir, yaşadığımız hayat için şükranlarımızı sunduğumuz bir ölüler günü'dür. nevrotiksek karamsarlığa kapılır, yas tutar, geçmişin şimdiki zaman olmasını arzularız."
paylaş
şükela!
çok kötü
04.11.2004 00:21 ~ 13.11.2004 00:55
lemonia snicket