34. Saat üçte İsa yüksek sesle, «Elohi, Elohi, lema şevaktani» yani, «Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?» diye bağırdı.
35. Orada duranlardan bazıları bunu işitince, «Bakın, İlyası çağırıyor» dediler.
36. Aralarından biri koşup bir süngeri ekşi şaraba batırdı, bir kamışın ucuna takarak İsaya içirdi. «Dur bakalım, İlyas gelip Onu indirecek mi?» dedi.
37. Ama İsa yüksek sesle bağırarak son nefesini verdi.
38. O anda tapınaktaki perde yukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye bölündü.
39. İsanın karşısında duran yüzbaşı, Onun bu şekilde son nefesini verdiğini görünce, «Bu adam gerçekten Tanrının Oğluydu» dedi.
(Markos 15:34-39)
İsa'ya atfedilen niteliklerin pek çoğu, tarihsel olarak kadim Anadolu pagan bilgelerinden devşirilmiştir. Konstantin konsülde İsa'yı tamamiyle Güneş kültüne eşitlemiştir ve Güneş gününü mukaddes gün ilan etmiştir. Konstantin, bir anlamda, Hıristiyanlığın Bonaparte'ıdır.
@martin haydegel: yahudilerin hikayesinde de geçiyor ama kanka sevmedikleri birinden neden bahsetsinler hiç varolmadıysa
@sentor: "sevmedikleri birinden 'bahsetmelerinin'" nedeni zaten bahsettiğim isimlerde yatıyor. Muhammed'in de aynı olduğundan, Emevilerin geriye dönük bir figür inşa ettiklerinden dem vuruyor bugün bazı kuramcılar.