Kahramanmaraş'ın şehir merkezine hakim bir tepe olan Mercimektepe'ye gece kulübü ve meyhanelerin yapılacağını öğrenen Necmeddin Erbakan derhal harekete geçer ve bu yüksek tepeye bir Cami inşaatı başlatır.
Kısmen ibadete açılan Cami'nin İmamı bir süre sonra emekli olunca görevi bırakmak ister ve Erbakan Hoca'ya da danışmak için haber gönderir.
Necmeddin Erbakan'dan cevap gelmesini bekleyen İmam bir gece şu rüyayı görür, Rüyasında Necmeddin Erbakan kendisine; "Evladım Cami'deki görevine devam et, şu yemeği de yeme." der. İmam defalarca hangi yemek diye sorsa da Erbakan sadece "Şu yemek" diye cevap verir.
İmam uyanır ve günlük hayatına devam eder. Aradan bir kaç gün geçer İmam davetli olduğu bir düğüne gider. Düğünde herkes yemek yerken imamın aklına gördüğü o rüya gelir ve o gün orda yemek yemez.
Peki sonra ne mi olur, o düğünde yenen yemekten 170 kişi zehirlenerek hastanelik olur.
Olayın hikmetini açık açık gören İmam Erbakan'dan cevap gelip gelmediğini öğrenmek için sıkıla sıkıla Parti İl Teşkilatı'na gider ve Necmeddin Erbakan'dan cevap geldiğini öğrenir.
Cevap aynen şöyledir; "Biz ona gerekeni söyledik"
Not: Necmeddin Erbakan'ın temelini attığı Cami'nin ismi Abdulhamid Han Camii'dir ve Türkiye'nin en büyük 3. Camii'dir.