otobüste en arkanın ortasında oturuyordum. polis bindi bi durakta. geldi soluma oturdu cam tarafına. bende polisleri gram sevmem amk. neyse bu 5 10 dakkaya uyukladı böyle otobüs durduğunda falan kafası öne gidip birden uyanıyo falan. neyse otobüste de fazla kişi yoktu ve oturduğumuz sıra boştu. önce silahın kılıfının üstündeki düğmeyi açtım sessiz ve soğukkanlı bi şekilde. artık kendime güven geldi ve birden silahı kapıp adamdan uzaklaştım ve bu esnada silahın emniyetini kapayıp ilk kurşunda polisin beynini arka cama yerleştirdim.
saka yapmaya calistiysan komik olmamis. yani oyle bi beklenti icine girme sakin.
hic birisini de yapamadin cunku sadece hayal kurabilen ezik bir picsin
geçen gece teravihe gittim kuzenimle. sıcaktı falan terler içinde kıldık işte namazımı. bittikten sonra ayakkabılarımızı kilitli dolaplardan çıkarıp dışarı çıktık. tam o sırada çıkışta sefil görünümlü para dileniyordu. aynı zamanda diğer elinde de torbadan bali çekiyordu. insanlar bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığıyla sağından solundan geçerek uzaklaşıyordu. kimisi de para veriyordu bu serseriye. sert bir tavır takınarak yanına gittim ve omzundan tutup adamı şöyle bir silkeledim. noluyo bıraksana dedi, tuttuğum gibi arka bahçeye doğru çektim. kuzenle birlikte bi kamyon dayak attık. bali çektiği poşeti alıp çakmakla yakıp erittikten sonra yüzüne damlattık. topladığı paraları da alıp kızılaya bağış kutusuna attık.