Önderliği düşünüyorum;
Bıyıkları alevden al bir porche'a binmiş
Aşıyor şemdinliyi gabarı.
Kömür saçları dalgalanıyor rüzgarda,
Işıl ışıl yanıyor siyah gözleri.
Önderliği düşünüyorum;
Yanmış, yıkılmış İmralı meydanlarında
Destanlar yaratıyorlar cihanın görmediği
Arkasından dağ dağ gerillalar geliyor
Her askeri önderlik gibi
Önderliği düşünüyorum;
Gelmiş geçmiş kahramanlara bedel
Hükmediyor uçsuz bucaksız dağlara.
Al bir porche'a binmiş yalın kılıç
Koşuyor zaferden zafere...
Önderliği düşünüyorum;
Ölmemiş bir kasım sabahı
Yine bizimle beraber her yerde
Yaşıyor dört köşesinde Kurdıstan'ın,
Yaşıyor damar damar yarraklarda
Önderliği düşünüyorum;
Kömür saçları dalgalanıyor rüzgarda;
Siyah gözleri ışıl ışıl, görüyorum.
Uykularıma giriyor her gece.
Bıyıklarını buruyorum.
Dağlarda tek
tek
ateşler yanıyordu.
Ve yıldızlar öyle ışıltılı öyle ferahtılar ki
siyah kaşı pak adam
nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden
güzel, rahat günlere inanıyordu
ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,
birden bire beş adım sağında onu gördü.
Gerillalar onun arkasındaydılar.
O, saati sordu.
Gerillalar `üç' dediler.
Esmer bir kurda benziyordu.
Ve siyah gözleri çakmak çakmaktı.
Yürüdü uçurumun kenarına kadar,
eğildi durdu.
Bıraksalar
kalın kaslı bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
Gabar'dan Yüksekova'ya atlayacaktı.