13 mayıs 2011 günü feyste "akşam istanbul'dayım boş ev lazım" yazmıştım. feysim açık olsa görüntüsünü koyardım. neyse ist'da yaşayan liseden bir arkadaşım "var agacım" yazdı.
yeğenim finansbank'ın müfettişlik sınavına gidecekti ben götürürüm dedim. o yüzden istanbul'a gidicektim 13 mayıs 2011 cuma akşamı.
derken, ezgi o paylaşıma "istanbul'a mı gidiyorsun ben de gelebilir miyim?" dedi. daha önce görüşmüşlüğümüz yok. tabii ki gel dedim. balıkesir'de kendisi. akşam 7'de iş çıkışı buluşalım deyince "benim bilet param yok :p balıkesir uludağ turizm'den alır mısın bilet?" dedi. tabii ki canım, öğrenciye yardım görevimiz dedim ve hallettim. atladı otobüse bursa'ya geldi.
kuzenle terminalde bekliyoruz. kim olm bu karı, nerden çıktı aq falan diyor o da. otobüs geldi, perona yanaştı bikaç sap indi ardından simsiyah ve dar külotlu çorabı, topuklu ayakkabısı, sarı elbisesi ve beline kadar saçları ile ezgi indi otobüsten. arkası tribün olmuş, millet deli gibi kesiyor çıtırı.
kuzen bunu gördü dibi düştü. atladık arabaya, sigaraları yaktık cıstak cıstak gidiyoruz. canım benim nasıl da hoşsohbet, kikir kikir, fıkır fıkır... vapurda martılara simit atarken o saçlarının dalgalanmasını görmeliydiniz. çok da mutluydu. daha vapurdayken yanıma gelip sarıldı, koluma girdi ve "ben çok mutluyum kaan, teşekkürler" dedi.
neyse geçtik karşıya, tem'den gidiyoruz sağdan sağdan. bu anlatıyor ona öyle verdim, buna böyle verdim, şuna şöyle verdim vs vs.. paso verdim de verdim. birden kuzen dellendi "yeter be amına koyayım ona verdim buna verdim başka muhabbet yok mu kızım sende?" dedi. ortam gerildi, eyvah sıçtık bu ikimizi de bıçaklar arabayı alır kaçar dedim. ezgi'yi bilirim iyi hoş kızdır ama psikolojisi normal değildir. ama demek it iti ısırmaz olayı bu alttan aldı "eheh mehehe.. bana nestle soğuk kahve alsanıza" dedi. girdim mehmetçik tesislerinden aldım. o aqnun şeyi ne de pahalıymış...
arkadaş ile kadıköy sahilde chicken last stop mu ne vardı orda buluşucaz. tavuk bira olayı. buluştuk, herif sizden beter olmasın tam 1 maldı lisede. aynı istikrar ile üstüne bir de abazalığı da koymuş, hayatına devam ediyor. biralar içildi, eve stokluk biralar alındı çıktık yola ev için. aga ev nerde dedim, ataşehir'de kanka dedi. oo iyi diye düşündüm. ataşehir'e vardım rezidanslar arasında geziyoruz nerde hacım ev dedim, bir gittik bildiğin gecekondu. yani resmi olarak gecekondu. eve 6 merdiven ile çıkılıyor, sokak kapısı sokakta. tek katlı 3 odalı bişey.
girdik içeri, kuzen ben nerdeyim amına koim diyor, arkadaş "aga ben de bir tur biner miyim?" diyor, ezgi hayatından acayip memnun. ben bıraksalar anında üçünü satıp keyt'e kaçarım. açtık biraları içiyoruz. kuzen "benim yarın müfettişlik sınavım var amına koyayım, yatıcam" dedi. tamam aga uyanınca arabayı alır kaçar gidersin sınavdan dönünce anca ayılmış oluruz dedim ben de. lavuk yattı uyudu, arkadaşa kaş göz yapıyorum siktirsin gitsin yatsın diye ama ha ne, ne var, yüriiim mi hatuna olm ne diyorsun diyor mal. allahım mallığa bakın. tam stuard. ona da bi kere keyt'in yanında böyle kaş göz yaptım orospu çocuğu gitmedi gece bende kaldı piç.
derken arkadaş "hafız bende dsmart var, onda güzel kanallar var" dedi yeşilçam erotik kanalını açtı. muhabbet arıyor orospu çocuğu. leş gibi 70'ler erotik filmi var. sikik bi müzik, n'aptıkları belli olmayan adamla kadın... ezgi, ben ve arkadaş izleyip bira içiyoruz gecekonduda.
saat 3 falan oldu bu piç hala ayakta. ezgicim dayanamadı ben yatıyorum dedi. yatırdım, üstünü örttüm, alnına iyi geceler öpücüğü kondurdum çıktım odadan. arkadaş hala erotik film izliyor, n'oldu uyudu mu ezgi diyor bi de. orospu çocuğu, n'apmaya çalışıyorsun diye sordum. abi aranızda yakınlık olsun diye erotik film açtım diyo. lan madem niyetin o, neden siktir olup gidip yatmıyorsun diyorum düşünemedim diyor. yattım uyudum bende.
sabah kuzen "aga ben çıkıyorum diye geldi yanıma, kalk kalk gidelim sağdıç dedim ezgi'nin yanına girdim uyandırdım. canım benim hiç ikiletmeden kalktı arkadaş uyurken evi resmen terkettik. geceden kalan biraları da aldım tabii. gittik, yanlış hatırlamıyorsam show tv binasının oralarda bi yerde bıraktım kuzeni.. kahvaltı edelim biz, çıkınca ara dedim. hacı siz gidin, ben arkadaşlarla buluşçam, kadıköy'e geççez haberleşiriz dedi. ananı sikeyim sabahın köründe ben bu kızla n'aparım diye düşünüyorum.
kahvaltımızı ettik, sahil yolunda gezdik elelelele, sarılıyorum buna. tam klip sahnesi gibiyiz. o arada beni diğer ezgi aradı (amim hakli beyleri aka feristah). malum hızlıyım o zamanlar. bu görünce tutturdu aaa ben ezgi ile tanışmak istiyorum buluşur muyuz dedi, telefonu aldı sordu kıza. o da tamam dedi. hay sokiim!
karşıya geçiyoruz, köprü üstünde bana bir şarkı telefondan. ben çok seviyorum bu şarkıyı dedi. şarkı şuydu:
https://www.youtube.com/watch?v=_ElORM9O-0U&ob=av3e&ab_channel=TalBachma...
kadıköy çarşı'da buluştuk feriştah ile. o arada ben birileri ile telefonda konuştum forumdan. valla andreas mı, mamaliga mı.. o tayfadan birileriydi galiba. lokman da olabilir tam emin değilim. ama üçünü geri zekalılığı ayarında birisiydi işte. aranızdaysa söylesin "bendim hacı abi" diye.