ayıptır söylemesi akşam 6-7 gibi mangal yaktım. yarım kilo yağlı kaburga vardı onu pişirdim. yanına güzelce bol sumaklı soğan salatası yaptım. minik minik çeri domates vardı onları közledim. acı biber de közledim. yufka ekmek de varmış tesadüf onla gömdüm. ama nasıl gömdüm. yüzüm gözüm ellerim yağ içinde kaldı. sanki aslana kaplana av olmadan eti kemiğinden aceleyle sıyıran homo erectus gibiydim. yok lan yok. bildiğin görgüsüz bir ayı gibi yedim amınagoyim.
sipotçuyu atmışlar gelmiş buraya yamamaya çalışıyor kendini ağzına sıçtıgım şebeleği.
ben kaburgaları aldırıp kurtuldum. şimdilerde bol beşamelli sırf löb et yiyorum.