en kotu zaten cialis var, 2 ne ki? tespih ceker gibi skora giderim lol
yetişkin dişi insan.
bu insan türüne karakteristiğini doğurganlık verir. doğurganlığın yol açtığı fizyolojik ve psikolojik farklar kadını diğer insan türü olan erkeklere göre dezavantajlı hale getirir. her ay amı kanayan, memeleri yüzünden beli ağrıyan, 9 ay hamilelik geçiren, modern tıptan önce muhtemelen doğum sırasında ölen, yahut doğumdan sonra çok uzun süre sosyal hayattan tamamen çekilen kadın karanlık devirlerdeki hayatta kalma mücadelesinden günümüzdeki iş hayatına kadar her zaman doğurganlığının dezavantajını yaşamaktadır.
Allah-ü azimül şan'ın hem nimeti hem de bir cezası olan bu doğurganlık kadını beşeriyet mücadelesinde erkeğin gerisinde bıraktırmış olsa da hiç bir erkeğin tadamayacağı annelik duygusu ile de kadını ödüllendirmektedir. Bu öyle bir duygudur ki kendi doğasına teslim olmanın verdiği huzur ve tamamlanmışlık hissi ile kadının yaşama amacını bulmasını sağlar. Erkekler bu duyguyu hiç bir zaman tadamaz, o yüzden erkekler doğaya karşı saygısız, agresif ve serseridirler.
Modern hayat, doğurganlığın kadının karakteristiği olduğunu kabul etmeme eğilimindedir. İş gücüne katılımın önem kazandığı endüstri sonrası devirde kadın için annelik misyonu bir verimsizlik olarak görülmüştür. Annelik misyonu elinden alınan kadın kimliği annelik yerine cinsel cazibe konularak yeniden tesis edilmiştir. Buna göre modern dünyamızda kadın sadece yukarıda da entry'si bulunduğu üzere "am etrafındaki et parçası" haline gelmiştir. Modern dünyanın idealize ettiği kadın amının var olması dışında erkekten hiç farklı değildir. Kadın bir erkek gibi yaşamda kalma mücadelesi güder, bir erkek gibi haklarını savunur, bir erkek gibi otorite uygular ve uyar, bir erkek gibi eğlenir, bir erkek gibi sikişir, bir erkek gibi küfür eder, bir erkek gibi araba kullanır, bir erkek gibi çalışır, bir erkek gibi yaşar.
Modern dünyada bir kadına "sen kadınsın, doğanın sana verdiği en temel özelliğin doğurganlığına göre yaşamana gerek yok mu diye sorulduğunda ise "kadın düşmanı, eşitlikçi düşmanı, gerici, faşist" falan olursun.
"ben erkeklerle eşitim ve bir erkeğin yaptığı her şeyi yapabilirim" diyen kadın kendi doğasına karşı savaş verir. Sadece menstrüal döngü, kas-kütle dağılımı, beynin alet kullanmayı denetleyen bölümünün küçüklüğü bile kadını bu savaşta harap etmeye yeter. Doğa ile savaşılamayacağını bilemeyen bu zavallı insan mutlu değildir. Bu yüzdendir ki modern dünyada doğurganlık çağındaki kadınlar sayısız seks partneri ve kariyer hedefi saçmalıklarına takılı kalarak çareyi anti depresanlarda bulur. Annelik misyonunu reddeden ve doğurganlığı salt bir engel olarak gören kadın mutlu olamadığı için topluma sürekli olumsuzluk, stres, gerilim, rekabet ve hırs pompalar. Instagram bunun için mutsuz kadınların bir numaralı uygulamasıdır.
Türkiye'de durum daha kötü. Fakirlik ve sosyal baskı sebebiyle kadın endüstri işletmelerinde çalışmak zorundadır. Toplumun çoğunun asgari ücret aldığı çomaristan gibi ülkelerde karı-koca birlikte çalışma zorunluluğu yukarıda bahsettiğim "modern takıntılar"ı olmayan kadınları bile doğurganlığı engel telakki etmelerini sağlayacak hale dönüştürmektedir. Kadın ve erkeğin Allah-ü azimül şan tarafından birbirini tamamlayan aynı şeyin iki farklı parçası olmasını redd-i inkar edip onları eşit gören bu firavun zihniyete karşı mücadele etmek insan olmanın bir gereğidir.
Bu zihniyetle mücadele eden bir diğer düşünce islamdır. Dünyada kadının erkek ile eşit olmadığını kuran'daki hadislere varana dek bu kadar açıkca ifade eden günümüzdeki tek güncel düşünce islami düşüncedir. Diğer tüm düşünceler modern dünya ile entegre olmuş ve kadını how i met your mother dizisindeki bir karaktere çevirmiştir.
Ne var ki kadının özgürlüğü islamiyette de değildir. Zira kadınlara nuri verilmeyişi, kadın sünneti, avret yerlerini örtme, miras hukukundaki adaletsizlik, poligami gibi ilkel pratikler modern dünyanın doğurganlığı arkaplana iten zahiri özgürlüğünü kadın tarafından daha tercih edilebilir hale getirmektedir. Aslında modern dünyanın yaptığı şey tam da budur. Ölümü (islamı) gösterip sıtmaya (modern dünya)razı etmektir.
Kadının özgürlüğü erkeğin özgürlüğü ile aynı şekilde sağlanacaktır. Kendi doğası ile barışık, kendisini olduğu gibi kabul eden, sosyal baskılara aldırmadan hem cinsleri ile rekabeti reddederek gerektiğinde pasifist bir tutum içerisine girecek; kendi aklının erdiği şekilde yaratıcısına ve doğasına kendini ait hissedecek ve evrenin onun için yaptığı planları yargılamayacak bir ruh hali insana özgürlük ve mutluluk getirecektir. Bunun dışındaki her şey (ölümsüzlüğün keşfi, diğer galaksilerde kolonileşmek dahil) insanı mutlu edemez.