dün evimize ekabil insanlar geldi. yer sofrasında oturmuş yemek yerken yan dairede oturan yaşlı çift memleketinden dönüp istanbula gelmiş. askere giden ogullarını ugurlayacakları ıcın sanırım. evlerimizin arasında çok ince bir duvar var 2 oda yana kaysak bıle karımıza kayarken ses diger taraftan duyuluyor o derece. herneyse bu yaşlı orospu cocukları eve gelir gelmez tangır tungur ses çıkartmaya başladılar. kulagımızı bıraz duvara dayayınca dayamaz olaydık ne işitelim. hatta ne koklayalım. çatır çutur osuruyor orospu cocukları. götlerine tren kornası taktırmışlar sanki. bozuntuya vermedık kulagımızı ve burnumuzu duvardan çekip çaylarımızı içip sohbete devam ettik. ama yandaki orospu cocukları orhan veli nin tren sesi şiiri eşliğinde çufçuf yapmaya devam ediyordu. ani bir hareketle yerımden kalkıp solugu orospu cocuklarının kapısının önünde aldım. sami bey güleryüzle beni karşıladı.sanki geldiğinden beri götüyle yeni güfteler bulmaya çalışan orospu cocugu bu degıldı. gülerken sessizce de osurdu farketmedim sandı ama burnum iyi koku alır. sonra diyaloglar böyle gelişti
ben : sami bey evde misafirlerim var biraz sesi kısabilir miyiz?
o : ne sesi bilkan uyuyorduk bızde iffetle.
ben : götü diyorum, götün volume'ü kısalım biraz ekabil dostlarım geldi.
o : ne biçim konusuyorsun sen terbiyesiz .
ben de dayanamadım profesyonel güreşçiler gibi direk arkasından beline dolandım götünü tutup tuş etmeye çalıştım. sonra baya bi dayak yedim.