adam otobüste ön koltukta otururken yanina çok güzel bir rahibe oturmus. adam biraz sonra dayanamamis rahibeyle laflamaya baslamis ve "sizinle deli gibi sevismek istiyorum" demis adam ,rahibe "kesinlikle imkansiz ben tanriyla evliyim" demis ve bir daha da konusmamis ve ilk durakta inmis..
adam kendi kendine lanet okurken otobüs söförü "bayim konusmalarinizi istemeyerek de olsa duydum, ben bu rahibeyi taniyorum onunla sevismek için bir yol daha biliyorum.ve cok sanslisiniz bugun persembe rahibe de her persembe gecesi geceyarisi mezarliga gider ordaki meryem ana büstünün önünde tanriya dua eder
sen de geceyarisi orda olup üstüne çarsaf giyip birden bire ortaya çikarsan seni tanrinin görüntüsü sanip hiçbir istegine karsi çikmayacaktir." adam sagol demis ve gece mezarliga gitmis biraz sonra rahibe gelmis dua etmeye baslamis .. adam birden ortaya çikmis.. "kizim evladim ben tanriyim" demis rahibe ayaklarina
kapanmis
adam "simdi bana ask yapmani emrediyorum" demis.. rahibe "peki ama ben bakireyim sadece arkadan olur" demis ve arkasini dönüp cübbesini kaldirmis.adam da bi güzel becermis rahibeyi ve isibittikten sonra muziplik olsun diye çarsaflari atip baslamis "ben tanri diilim ben bugün otobüste senden isteyen adamimmmm!" bunu duyan rahibe adama dönerek "ben de rahibe degilim zaten , otobus soförüyüm!"
fıkranın orjinaline ulaştım beyler
zülküf ön koltukta otururken yanina annesi oturmus. zülküf biraz sonra dayanamamis ve annesine "seninle deli gibi sevismek istiyorum" demis ,annesi "kesinlikle imkansiz ben senin annenim" demis ve bir daha da konusmamis ve ilk durakta inmis..
zülküf kendi kendine lanet okurken otobüs söförü olan babası '' lan zülküf salağı ben bunun 40 yıllık kocasıyım daha ben bi kere siktim ondada senin gibi mongol bir orospu çocuğu çıktı ortaya, ama genede tüyo veriyim sana onunla sevismek için bir yol daha biliyorum.ve cok sanslisin bugun persembe ananda her persembe gecesi geceyarisi mezarliga gider ordaki ali peygamber adına dua eder
sen de geceyarisi orda olup üstüne çarsaf giyip birden bire ortaya çikarsan seni ali peygamber sanıp hiçbir istegine karsi çikmayacaktir." zülküf sagol demis babasına ve gece mezarliga gitmis biraz sonra anası gelmis dua etmeye baslamis .. zülküf birden ortaya çikmis.. "kizim evladim ben aliyim" demis anası ayaklarina
kapanmis
zülküf "simdi bana ask yapmani emrediyorum" demis.. anası "peki ama ben bakireyim sadece arkadan olur" demis ve arkasini dönüp cübbesini kaldirmis.zülküfde o kadar salak bir orospu çocuğuymuş ki anasının bakire olduğuna inanmış , bi güzel becermis anasını ve isibittikten sonra muziplik olsun diye çarsaflari atip baslamis "ben ali diilim kii ben oğlunum hehehehe!" bunu duyan anası zülküfe dönerek "ben de anan degilim zaten , babanım orospu çocuğu .dddddddddddd!"
@zehyr: efhaufhaeufhaefuh fıkradan daha güzelmiş lan,bununda kısa filmini çeker,zülküf'ün babasını oynarsın artık.
@detay: seni kalin ve damarli yarragimla yarmami ister misin cingene montlu detay.
@toplum dusmani: istemem, kocacım grubundan biri olsaydı olurdu, yakalayıp boynunu kırana kadar sikerdim.
evinde her şeyi eksik 'fakir temel' bir vitrine bakakalıp dalınca mağaza sahibi "buyrun efendim.." demiş, "neye bakmıştınız?.."
"yoo, öylesine baktım işte.." diye cevap vermiş temel...
"lütfen söyleyin, yardımcı olalım.."
" ütü'ye bakmıştım ama param yok, alamam.."
"bir anlaşma yapalım sizinle.." diye bir teklif getirmiş onun geniş omuzlarından, endamından hoşlanan mağaza sahibi.
"nasıl?.."
"içeri girin, arka odada ereksiyon haline geçin, ütüyü sapından oranıza asalım, şayet taşıyabilirseniz ütü sizin olacak..!"
temel kabul etmiş, arka odaya geçmişler, bir müddet sonra ütü yerine asılmış, bir süre taşınmış ve kazanılmış..
büyük bir mutlulukla evine gelen temel durumu biraz da hava atarak eşi fadime'ye anlatmış..
akşam yatmışlar, erkeği ile gururlanan fadime kocasına sokulmuş ama temel sırtını dönüp uyumuş.. bu durum 34 gün daha aynen devam edince "temelim ne oluyor?.." demiş fadime, "yoksa o olay sakatladı mı seni?.."
"bana bi 10 gün daha yaklaşma.." diye cevap vermiş temel, "kafayı buzdolabına taktım..!"
tımarhanenin birinde bir gün isyan çıkmış.
deliler salon gibi bir yerde toplanmış, sağı solu dağıtıyorlarmış.
doktorlar dahil hiç kimse bunlara yaklaşamıyormuş; deli ya!.
hastanenin başhekimi Anonim o.ç. hekim '- bir şey yapmak lazım' demiş ve odasına dalmış, kitapları karıştırmaya başlamış. bir süre sonra çıkmış ve diğer doktorlara şöyle demiş..
'- şimdi doktorlardan biri soyunup koşa koşa delilerin yanına gidecek ve 'ben canlı bombayım' diye bağıracak, literatüre göre bunlar dağılacak, başaracağız!..'
doktorlar kendi aralarında birini seçmişler ve çırılçıplak soymuşlar.
kapıyı açmışlar ve '- hadi şimdi!..' demiş Anonim o.ç. hekim....
çıplak doktor başlamış koşmaya ve bağırmaya….
'- ben canlı bombayım, ben canlı bombayım, patlayacağım...'
deliler bakmışlar doktora. sonra yakalayıp pencereden aşağıya atmışlar.
'- eyvah!..' demiş Anonim o.ç. hekim...
'- literatüre göre yeniden denememiz lazım' deyip başka bir doktoru soymuşlar
ve onu da yollamışlar delilerin arasına...
o da çıplak bir vaziyette dalmış delilerin arasına..
'- ben canlı bombayım patlayacağım' diye bağırmış ama, onu da yakalayıp atmışlar pencereden deliler...
Anonim o.ç. hekim bakmış ki olmuyor...
'- ben gidiyorum!..' demiş . o da soyunmuş diğerleri gibi dalmış odaya...
ben canlı bombayım, patlıyacağım diye bağırmış,
deliler Anonim o.ç. hekime bakınca…!..hepsi odalarına kaçışmışlar, ortalık sakinleşmiş.
- bu duruma bütün doktorlar şaşırmış tabii ki ...
sonra Anonim o.ç. hekimi neden pencereden atmadılar diye araştırmaya başlamışlar...
ve delilere sormuşlar…..
'- diğerlerini aşağıya attınız da onu neden atmadınız?'..
deliler hep birlikte cevap vermişler:
'- onun fitili çok kısaydı... her an patlayabilirdi...'kendimizi sağlama aldık…
adamın biri motosiklet almış. satıcı adama bir kutu vazelin hediye ederek "yağmurlu havalarda bunu metallere sür, pas yapmaz" demiş.
adam motorunu göstermek üzere kız arkadaşına gitmiş. akşama doğru kız "gel seni bize götürüp ailem ile tanıştırayım, hem de akşam yemeği yeriz." demiş.hemen arkasındanda bir hatırlatmada bulunmuş. "yalnız dikkat et bizim evde yemek yerken kimse konuşmaz. konuşan olursa o bütün bulaşıkları yıkar..."
adam 4 kişinin bulaşığından ne olacak diye düşünürken eve girdiklerinde bir de ne görsün dağ taş her yer bulaşık...uulan bir konuşursak yandık demiş... yemek yerken aklına "ben şimdi bu kızın elini tutsam kimse bir şey diyemez." fikri gelmiş. kızın elini tutmuş, kimseden çıt yok. bir de öpeyim demiş, öpmüş gene çıt yok.. ulan ben bununla bu işi burada pişireyim demiş. herkesin gözü önünde kızla yatmış ama gene çıt yok.. adam iyice pişkinliğe vurup yahu bunun anası da güzelmiş deyip onunla da yatmış. gene çıt yok. tam bu sırada dışarıda gök gürleyip yağmur yağmaya başlamış. bizimki motoru paslanmasın diye aldığı vazelini cebinden çıkardığı anda kızın babası bağırarak ayağa fırlamış:
-tamam tamam koy onu yerine bulaşıkları ben yıkarım!
mersinlinin biri hayatında ilk defa büyük şehre gidiyor bir iş için. şehirde bir dükkanda ayna görüyor. tabi aynanın karşısında durunca - ahh tühh vahh bu benim ölen kardeşime ne kadar benziyor deyip satın alıyor. mersine geldiğinde aynayı yatağının baş ucuna koyuyor, daha sonra karısı görünce aynayı alıp bakıyor ki bir kadın resmi, kocasının onu aldattığını düşünüp abdurrahman'a gidiyor. abdurrahman'a aynayı verip - orospu evladı abdurrahman kocam beni aha bu kadınla aldatıyor diyor. abdurrahman aynaya bakıyor. - valla bu kadın değil de daha çok gavata benziyor demiş.